ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ

Zeytin, dünyada kültürü en eski tarihlere dayanan bir meyve türüdür. İlk kültüre alındığı ve yetiştiriciliğinin yapıldığı tarih olarak M.Ö 3 000 yılları verilmektedir. Zeytin ağaçlarının kuraklığa dayanıklı ve uzun ömürlü olması, meyvesinin besin değerinin yüksek olması, sofralık ve yağlık olarak değerlendirilebilmesi zeytinin yetiştiriciliğinin gelişmesinde, tanınmasında ve tüketiminin artmasında önemli rol oynamıştır.

Zeytin anavatanı olan Akdeniz ülkeleri ve Anadolu’dan zaman içinde önce Akdeniz kıyıları ve daha sonra Asya ve Amerika kıtalarına yayılmıştır. Zeytin meyvesi sofralık tüketim yanında, en kaliteli bitkisel yağ olan zeytinyağının hammaddesi olmasıyla da büyük bir değer taşımaktadır. Zeytin ağacının en önemli ürünü olan zeytinyağı ise insanoğlu tarafından “Sıvı Altın” olarak nitelendirilmiş, önceleri sadece yakıt olarak kullanılırken, daha sonra insan beslenmesindeki vazgeçilmez yerini almıştır.

Bitkisel Özellikleri

            Pratikte zeytin ağacına biçilen ömür iklim ve bakım şartlarına göre 500 yıl olarak kabul edilmekle beraber, Ülkemizde bin yaşını geçmiş zeytin ağaçları bulunmaktadır.  Şartlara ve çeşide göre değişmekle beraber zeytin ağacının genel karakterleri; 1-7. yıllar gençlik dönemi, 8-40. yıllar verimin arttığı dönem, 41-100. yıllar verimin sabit kaldığı dönem, 100. yaştan sonrası verimin istikrarsız olduğu dönem olarak kabul edilmektedir.  Zeytin dikimden sonra 3-4 yıl kazık kök geliştirir. Daha sonraki yıllarda ise kök yumrularının oluşması ile saçak kök gelişimi gerçekleşir. Kök dağılımı 90-120 cm arasında olmaktadır. Ancak köklerin %70’i 60 cm ve daha derinlerde bulunmaktadır. Kökler su durumuna göre hem derinlere hem de yanlara doğru gelişme eğilimindedir.

Gövdenin toprak altında kalan kısmı turp, turp üzerinde kalan şişkinliklere ise yumru adı verilir. Yumrular kök yapma yeteneğine sahip organlardır.

Dalları dikensiz ve silindirik yapıdadır. Zeytin ağacının odun yapısı çürümelere karşı çok dayanıklıdır.

Yapraklar uzun mızrak şeklinde, kalın ve derimsi görünümde olup sürgünler üzerinde asimetrik sıralanmaktadır. Zeytin her dem yeşil bir bitkidir. Bir yaprağın ömrü 2-3 yıl arasında değişmektedir.

Zeytin ağaçlarında çiçek tomurcuklarının oluşumu bir yıllık sürgünlerde tam çiçeklenmeden 8 ay önce başlamaktadır. Çiçek gözleri, çiçeklenmeden 60-90 gün önce mart-nisan aylarında oluşur. Oluşan tomurcukların bir bölümü aynı sezon içinde çiçek açarken, diğer bir bölümü dinlenme (latent) durumunda kalarak ertesi yıl çiçek açabilmektedirler. Çiçeklenme mayıs-haziran ayları içinde olmaktadır. Çiçekler salkım şeklinde olup bu salkımlara somak adı da verilmektedir (Şekil 1).

Şekil 1. Zeytin Çiçekleri

 

 

İklim İstekleri

Zeytin bol yağışlı ve ılıman bir kışa, sıcak, kuru ve uzun bir yaza, kısa ilkbahara ve uzun sonbahara ihtiyaç duyan tipik Akdeniz bitkisidir. Dünyada 30-45° Kuzey-Güney enlemleri arasında kalan ve deniz etkisinin görüldüğü subtropik alanlarda yetişmektedir. Zeytin yıllık ortalama sıcaklığın 15-25° C olmasını istemektedir. Zeytin bitkisi maksimum 40 oC’ye, minimum -7 oC’ye kadar dayanabilmektedir. Bunun altında don zararı artar. İklim ve bölge şartlarına iyi adapte olmuş çeşitler seçilirse iklim şartlarının neden olabileceği riskler ortadan kaldırılmış olur. Zeytin ağacında, çiçeğin meyveye dönüşümü için tozlanma ve döllenmenin gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu nedenle, çeşitlerin döllenme biyolojilerinin bilinmesi gerekmektedir. Zeytin çeşitleri; kendine verimsiz, kısmen kendine verimli, kendine verimli olmak üzere üç gruba ayrılır. Kendine verimli zeytin çeşitleri Edincik Su, Arbequina; Kısmen kendine verimli zeytin çeşitleri Gemlik, Ayvalık, Memecik, Domat, Memeli, Erkence; Kendine verimsiz zeytin çeşitleri Kilis Yağlık olarak sayılabilir.  Kendine verimli çeşitlerde dahi bahçe içerisindeki yabancı tozlanma yarar sağlamakta, verim ve kaliteyi arttırmaktadır.

Toprak İsteği

Zeytin, diğer meyve türlerine oranla daha toleranslı bir bitkidir. İyi havalanabilen, taban suyu yüksek olmayan tınlı, milli tınlı ve kumlu tınlı topraklarda çok iyi bir şekilde gelişir. Fazla killi çok ağır bünyeli ve taban suyu yüksek olan topraklarda iyi gelişme göstermez. Zeytin ağacının kazık kök sistemi derine gitse bile beslenmeyi sağlayan kılcal kök yüzeyseldir. Kılcal kök sistemi diğer ağaçlarda olduğu gibi ağacı sadece taç iz düşümü ile sınırlı olmayıp kılcal kökler ağacın tacının dışına da yayılmak sureti ile sıra aralarını kaplamaktadır. Bu nedenle zeytinliklerde toprak işlemesi yapılması tavsiye edilmemektedir.   Bahçe Tesisi Zeytin yetiştiriciliği için uygun arazi belirlenmeli, toprak derince işlenmelidir. Zeytinlik tesisi için toprak hazırlığı tamamlanınca amaca uygun çeşitler seçilmelidir. Ürünü değerlendirme amacına göre (yağlık/sofralık) iklim ve toprak özellikleri dikkate alınarak bölgeye adapte olmuş, verimli, düşük periyodisite gösteren çeşitlerden ve uygun tozlayıcılarla bahçe tesis edilmelidir.  Dikim aralıkları çeşit, iklim, toprak gibi faktörler dikkate alınarak 5x5 m ile 7x7 m arasında değişebilmektedir. Örneğin; küçük taç oluşturan Gemlik çeşidi minimum 5x5 m aralık ve mesafe ile dikilebilir. Domat gibi büyük ve yaygın ağaç yapısına sahip çeşitlerde ise ileride bir sıkışıklığa sebep olmamak için aralık ve mesafeler daha geniş tutulmalıdır.  

Sulama

Zeytincilikte sulamadan beklenen fayda vegetatif gelişmenin, verim ve kalitenin iyileştirilmesidir. Bu amaçla sulamaya elverişli kalitede suyun bitkinin suya ihtiyaç duyduğu dönemlerde ve uygun bir yöntemle bitki kök bölgesine verilmesi gerekmektedir. Ülkemizde zeytin yetiştiriciliği çoğunlukla sulanmayan koşullarda yapıldığından, zeytinlerde elde edilen verim ağaç sayısına oranla azdır. Bir başka deyişle, ağaç başına verim düşüktür. Zeytincilikte gerek iyi bir vegetatif gelişme gerekse yüksek verim ve kaliteli ürün elde etmek için gelişme dönemleri dikkate alınarak su ihtiyacı karşılanmalıdır. Sulama zeytinin irileşmesini ve meyve et oranının artmasını sağlayarak, kaliteyi yükseltmesinin yanında sürgün gelişmesini uyararak ağacın daha düzenli ürün vermesine neden olur. 

Gübreleme

Zeytinliklerin gübrelenmesinde, zeytinin yaşına, gelişmesine, sulama durumuna, iklime, kaldırılacak ürün miktarına, yapılacak olan yaprak ve toprak analizine göre bitkide ve toprakta belirlenen besin elementlerine göre uygun bir besleme programı hazırlanmalıdır. 

Çoğaltma Teknikleri

Zeytin vejetatif ve generatif yöntemlerle çoğaltılabilmektedir. Generatif çoğaltma anaç üretiminde kullanılır. Tohumlar katlama yapıldıktan sonra 10x10cm aralıklarla ekilirler.

Çöğür boyu 30-70cm’e ulaştığında aşı yapılabilmektedir. Vejetatif çoğaltma yumrularla, dip sürgünleriyle, çelikle, aşıyla ve doku kültürü ile yapılabilir.

Budama 

Zeytin ağacının yaşam süresi içerisinde farklı devreler vardır. Budamanın bu farklı hayat dönemlerine uyması gerekir.  Yeni dikilen fidanlara bir ya da iki yıl içerisinde şekil budaması yapılmalıdır. Şekil budamasının amacı; ağacın taç kısmı ve tüm mahsuldar dönem içerisinde ürüne destek sağlayacak iskeleti veya çatıyı meydana getirmektir. Uygulanan dikim şekline bağlı olarak kuvvetli çatının oluşması, ilerde kültürel önlemlerin, özellikle hasadın kolay ve ekonomik bir şekilde yapılmasını sağlar ve elde edilecek ürünün kalitesini ve miktarını artırır. Şekil budamasında; Ağaç amaca uygun olarak 0.6-1 metre yükseklikteki gövdeden düzgün dağılım gösteren 3 dal bırakılarak şekillendirilmelidir. Çok yüksekten yapılan taçlandırma ileride ağacın verimliliğini azaltır. Her yıl hafif şekilde budama yapılmalı, kurumuş, iç içe geçen dallar alınmalıdır. Yaşlı zeytin ağaçlarında gençleştirme budaması yapılmalıdır.  

Zirai Mücadele

Zeytin dal kanseri, zeytin solgunluğu, halkalı leke hastalığı önemli zeytin hastalıklarıdır. Bazı önemli zeytin zararlıları ise zeytin sineği, zeytin güvesi, zeytin kabuklu biti ve zeytin pamuklu bitidir. Özellikle Akdeniz Bölgesinde zarar etkisi fazla olan zeytin sineği ile mücadeleye önem verilmelidir.

Hasat ve Hasat Sonrası Uygulamalar

Hasat zeytin üretiminin en ağır işlemi olup, zeytin kalitesine etki eden çok önemli faktörlerden birisidir. Hasat zamanını tüketim ve değerlendirme şekline göre çok iyi tespit edilmesi gerekmektedir. Buna göre de farklı olgunluk kriterleri kullanılmaktadır. Yeşil sofralık zeytinler için hasat olumunda, renk sarımsı yeşile dönmüş, taneler normal iriliğe ulaşmış olmalıdır. Siyah sofralık zeytinler için hasat olumunda, çeşide has olgunluk rengi oluşmuş ve taneler normal iriliğine ulaşmış olmalıdır. Zeytin hasat zamanı bölge ve iklim durumuna göre farklılık göstermektedir. Yağlık hasat edilen zeytinler tazeliği bozulmadan zeytinyağı işleme tesislerine teslim edilmelidir. Uzun süre bekletmek zeytinyağı kalitesinin düşmesine ve ekonomik kayba neden olur. Elde edilen zeytinyağları güneş ışığı almayan serin bir yerde saklanmalıdır. Depolamada güneş ışığına maruz bırakılan zeytinyağları kalitede düşüşe neden olur.